Marta, gece "Ölü Ruhlar" adlı bir kitap okuyordu... Marta, 18 yaşında, üniversiteye giden bir kızdı. Ev arkadaşı yoktu. Evde tek yaşıyordu. Kitabı okurken ürküyordu. Sonra bir anda gök gürlemeye başladı. Başını kaldırıp camdaki yansımasına baktı. Gece gibi siyah saçları, geceye karışmıştı sanki. Daha sonra masmavi gözleriyle gökyüzünü yoklamaya başladı. Ay'ı arıyordu gözleri. Ama yoktu. Karanlıktı.
Zifiri karanlık.
İçine karanlık bir his doldu Marta'nın. Marta hemen koşup ışığı yakmaya çalıştı. Ama yanmadı. Kitabın içindekiler gerçek oluyordu! Yakmaya çalıştığı ışığa giderken ayağına bir şeyler batıp geri dönmek zorunda kalıyordu.
Bir anda camda birisi belirdi... Camda beliren kişi okuduğu kitabın kapağındaki ölü kız çocuğuydu... Hemen koşarak perdeyi kapattı birkaç dakika sonra perdeyi açtığında küçük kızı göremedi. Ama arkasından birinin onu dürttüğünü hisetti ve çığlık atarak arkasını döndü... Arkasındaki yan komşularıydı tir tir titriyordu ve rengi sapsarı olmuştu... Kekeleyerek "Onu... onu gördün mü?" dedi... Marta Evet evet gördüm! dedi ve hemen kitabı alıp komşusunun yanına geldi. Komşusu "İşte işte bu kız! dedi... Ama bu kim?
"Bu kızı babası vurmuş. Tam da alnının ortasından," diye okudu Marta.
"Peki ya nerde vurmuş? diye sordu komşusu. Marta okumaya devam etti ve birden kitapta geçen mahallenin adı silindi. Sadece ilk 3 harfi kalmıştı. Oturdukları mahalle aynı harfleri taşıyordu. Marta sordu, "Bu kız sana ne yaptı?" Komşusu "Ne yapmadi ki..." dedi.
"İşaret parmağımı alnındaki deliğe sokarak "Bak bunu babam yaptı" dedi."
Marta sordu, "Ee, sonra?
"Sonra birden odanın kapısı kilitlendi ve içeride kaldım. Sonra sesimi duyan dışarıdaki bekçi hemen kapıya vurmaya başladı. Kız da "Sonra görüşürüz," diyerek kaçtı... Bekçiye kapıyı açtığımda, "Bir sorun mu var bayan?" diye sordu. Ben de işaret parmağımı gösterdim ve titreyerek "O... o..." dedim. Sonra kendimden çok utandım ve kapıyı bekçinin yüzüne kapattım. Çok korktum. Sonra düşündüm ki bu kız kim? Ve senin çığlıklarını duyup yanına geldim."
Marta, "Uykum geldi ama ben asla uyuyamam!" dedi.. Ve o gece birbirlerine sıkı sıkı sarılıp sabahı beklediler...
Sabah oldu Marta kalktı komşusu uyuyordu. Hemen ölü ruhlar adlı kitabı eline aldı.. Okudu okudu ve kitabın tam 111. sayfasının arasında bir not buldu notta aynen şunlar yazıyordu:
"Bu kitabı her kim okuyorsa onun yanından bir olsun ayrılmayacağım. Ve sonunu ben yazacağım..."
Marta yine tir tir titremeye başladı ve arkadaşını uyandırıdı ve notu okuttu. O da çok korktu ve gece oldu... Ölü kız yine geldi. Ama bu sefer yanında bir ip ve bir testere getirimişti. Kızlar tir tir titriyordu. Bunu gören kız "Anlaşılan notu okudunuz," dedi. "Şu gördüğünüz ip silgim şu testerede kalemim sonunuzu ben yazacağım."
Kızlar kaçmaya başladı ama nafile. Demin arkalarında olan kız birden önlerine geliyordu ondan kaçmak mümkün değildi... Kız birden Marta'nın boynundan tuttu ve duvara doğru itti bileklerini ve ayak bileklerini bağladı tam boğazını kesecekken komşusu "Dur!" diye haykırdı ve elindeki çakmakla kitabı yaktı. Kız da bir anda yok oldu. Marta komşusuna "Kitabı yakmak nerden aklına geldi? diye sordu. Komşusu "Kitabın en arka sayfasındaki yazıyı okusaydın anlardın," dedi.
SON