Güzel bir Ağustos gecesiydi.Havada serin bir yaz kokusu vardı.Hava bulutsuz olduğundan ,yıldızlar parlak dolunayın çevresinde göz kırpıyorlardı.Tulsa'nın güzel gecelerinden biriydi.Parlak ve büyüleyici...
Jessica ve Mona güzel evlerinin bakımlı bahçesinde bir koltukta sohbet ediyorlardı.Ayışığı yüzlerine vuruyordu.
Jessica 15,Mona 10 yaşındaydı.Evin 3 çocuğundan büyük ve ortanca olanlarıydılar.Bir de küçük kardeşleri vardı. Lily henüz 3 aylıktı.Aileleri;anneleri,babaları,büyükanneleri ve onlardan oluşuyordu.Büyük bir evleri vardı herkes rahatça yaşayabiliyordu.
Jessica sarıya yakın kumral saçlı ,ela gözlü ve beyaz tenli hoş bir kızdı.Duru bir güzelliği vardı.
Mona ise kısa kahverengi saçlı,iri kahverengi gözlü tombulca bir kızdı.Sevimliydi.Hep iyi anlaşan iki kardeş olmuşlardı.Mona,Jessica'yı hep annesi gibi görürdü.
Bu gece Mona'nın okul arkadaşları hakkında konuşuyorlardı.
Mona:
-Jess, Robbie'nin tipsiz olduğunu düşünmüyorum,bence gayet hoş ve nazik...
-Ahahah!Bence o çocuğa fazla takılmamalısın Mona,kafasına balkabağı oturtulmuş bir kanguruya benziyor!
Jessica kendi söylediği söze gülmeye başladı.Mona ise kıpkırmızı olmuştu.
-Onunla dalga geçmeyi keser misin?!
Jessica ciddi olmaya çalışarak,
-Peki,özür dilerim,bu çocuğu bu kadar önemsediğini bilmiyordum.
Mona daha da kızardı.
-Jess!!!
-Pardon!
Ama Jessica duramıyordu.Genelde durdurulamayan gülme krizi yine tutmuştu.
En sonunda gözlerindeki yaşları(gülmekten gelen yaşlar) silerek doğruldu.
-Hey Mona,Bayan Delahunt'u sevdin mi?Öğretmeninizin o olduğunu duydum.
-Ehh işte,en azından Bayan Parker gibi sıraların üzerinde zıplamıyor.
O sırada anneleri Bayan Collis,içeriden seslendi.
-Çocuklar hadi artık yatağa!
Jess ayağa kalktı ve gerindi.
-Ahh,uykum var!Hemen yatağıma gitmek istiyorum!
Mona da kalkmış ablasının arkasından kapıya doğru ilerliyordu.İçeri girdiler,karşı karşıya olan odalarının kapılarında birbirlerine iyi geceler dilediler.
Jessica odasına girdi.Işığı yakmadı çünkü ayışığı zaten açık pencerisinden girip,odayı aydınlatıyordu.
Yatağına girmeden önce üzerini değiştirmek için gardırobunun kapağını açtı.O sırada gözü gardırobun yanında kıvrılmış ona bakan ölü adama kaydı.Çığlık atmak istedi ama sesi çıkmadı.
Adam ayağa kalkmıştı.Beyaz tenli,yeşil gözlüydü.Kahverengi dalgalı saçları alnına iniyordu.
Şimdi sadece 30 cm vardı aralarında.
Adam ayışığında mermer bir sütun gibi görünen elini kaldırdı.İşaret parmağı Jessica 'nın alnın gösteriyordu.
Konuşmaya başladı.Güçlü ve etkileyici bir sesi vardı.
-Jessica Collis!Gece Seni seçti.Kaderin seni Gece Evinde bekleyecek! Nyx'in yolundan ayrılma!Jessica alnında dayanılmaz bir sızı hissetti.Yere yığıldı. Sızı hafifledikten sonra gözlerini açtı.Ölü adam kaybolmuştu.
Hemen mor çerçeveli boy aynasına gitti.Gördükleri karşısında dili tutuldu.
Alnının ortasında içi boş safir bir hilal!-Tanrım!Ne yapacağım ben?!
Gidecekti.Kaderinin onu beklediği yere gidecekti.Gece Evi'ne!
Gardırobunun üst katından orta boy bir çanta çıkardı.Bulduğu tüm eşyalarını içine atmaya başladı.Fermuarı çektikten sonra kapısını yavaşça açtı. Mona'nın kapısının önündeydi.İçeri girdi.Ayakucunda yatağa yaklaştı.Mona çok güzel uyuyordu.Dudağının üstünde minik ter damlacıkları birikmişti.
-Hey,Mona!
Mona gözlerini huzursuzca açtı.Ablasına şaşkın şaşkın baktı.Gözleri alnına kayınca dondu kaldı.-Abla!Sen!
-Evet,Mona ben artık bir çaylağım...Eğer başarabilirsem bir vampir olacağım..Bak tatlım,sakın korkma,zorluklar seni yıldırmasın,bazen annemlerle beni görmeye gel tamam mı?
Mona ablasının boynuna sıkıca sarıldı.-Şimdi yat uyu...
Odanın kapısını kapatıktan sonra merdivenlerden aşağı indi.Annesinin ve basının yatak odasının kapısında durdu.Son anda karar vererek içeri girdi.Anesi babası uyuyorlardı.İkisininde alnına birer öpücük kondurdu. Babasının başucundaki komidine beyaz bir zarf bıraktı.Üzerinde ince bir el yazısıyla ''Bay ve Bayan Collis'e'' yazıyordu.Bahçeye adım attığında rahatladığını hissetti.
Dolunaya baktı.Ona hoşgeldin der gibi parlıyordu ay.
Otoparktan minik bir model olan Citroen'ine bindi.Arabayı çalıştırdı ve Gece Evi'ne doğru yol almaya başladı.
Annesi ve babası sabah uyandıklarında başuçlarındaki zarfta bunu okuyacaklar ve şok olacaklardı.Ama olsun sonunda alışacaklar diye düşündü Jess.
-Alışacaklar....
''Sevgili anne ve baba,
Bunu söylemek çok garip ama Gece Evine gitmek zorundayım.Evet ben işaretlendim ve bir vampir olacağım.
Lily ve Mona'ya iyi bakın.
Sizi seviyorum...
Kızınız Jessica..''